Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen “Uluslararası Hukuk Bağlamında Savaş ve Çatışma Konferansı”, akademik çevreler, hukukçular ve öğrencilerin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. Üniversitenin Hukuk Fakültesi tarafından organize edilen programda, savaş ve çatışma ortamlarında uluslararası hukukun rolü, insan hakları ve sivillerin korunması çok yönlü olarak ele alındı.
Konferansa; Denizli Milletvekili Cahit Özkan, eski milletvekilleri Sebahattin Karakelle ve Burhan Çakır, EBYÜ Rektörü Akın Levent, İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Yasin Şamlı, Hukuk Fakültesi Dekanı Ayhan Döner, akademisyenler, davetliler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayhan Döner, uluslararası hukukun çatışma koşullarında insan onurunu korumaya yönelik asgari müşterekler oluşturduğunu vurguladı. Filistin–İsrail savaşında sivillerin yaşadığı ağır insani tablonun, hukuk normlarının sahada etkin biçimde uygulanmasının zorunluluğunu açıkça ortaya koyduğunu ifade eden Döner, akademinin bu süreçte farkındalık üretme sorumluluğuna dikkat çekti.
İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Av. Yasin Şamlı ise konuşmasında, Filistin’de yaşananların uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler sisteminin etkisizliğini gözler önüne serdiğini belirtti. Son 50 yılda silahlı çatışmalarda 86 milyon sivilin hayatını kaybettiğini hatırlatan Şamlı, mevcut küresel hukuk düzeninin sorgulanmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin veto sistemi nedeniyle adil ve demokratik kararlar üretemediğini dile getiren Şamlı, Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin de pratikte yeterli caydırıcılığa sahip olmadığını ifade etti. Sivillerin korunmasının açık bir hukuki yükümlülük olduğuna vurgu yapan Şamlı, insani yardımların kesintisiz ulaştırılması ve ihlallerin belgelenerek hesap verebilirliğin sağlanması gerektiğini belirtti.
Konferansta konuşan EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, uluslararası hukuk, savaş ve çatışma konularının ele alındığı bu tür akademik toplantıların büyük önem taşıdığını söyledi. Daha önce Suriye’de bulunarak savaş öncesi döneme tanıklık ettiğini ve İsrail, Kudüs ile Tel Aviv ziyaretlerinden edindiği izlenimlerin kendisini derinden etkilediğini belirten Levent, bu tecrübelerin Türkiye’nin uluslararası meseleler karşısında daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini gösterdiğini ifade etti. Mevcut uluslararası sistemin adalet üretmekte yetersiz kaldığını dile getiren Levent, “Ümitsizlik bizim kapımız değildir. Aksine, bir şeyler yapmak zorundayız” sözleriyle özellikle gençlere önemli görevler düştüğünü vurguladı.
Kürsüye gelen Denizli Milletvekili Av. Cahit Özkan ise konferansın ülke, insanlık ve dünya barışı adına taşıdığı öneme dikkat çekti. Dünyanın kritik bir süreçten geçtiğini belirten Özkan, artan çatışmaların yeni bir küresel savaş endişesini beraberinde getirdiğini söyledi. Uluslararası hukukun ciddi bir sınavdan geçtiğini vurgulayan Özkan, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde soykırımın önlenmesine ilişkin sözleşme kapsamında Uluslararası Adalet Divanı sürecine dâhil olmasının tarihi bir adım olduğunu ifade etti. Zulmün kalıcı olmadığını, adaletin er ya da geç galip geleceğini belirten Özkan, özellikle gençlere hukuk ve adalet temelinde verilen mücadelenin doğru tarafında yer alma çağrısında bulundu.
Oturum konuşmalarında ise Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Cebecioğlu Haldız, sivillerin korunmasında ayrım gözetme ve orantılılık ilkelerinin önemine değinirken; Dr. Öğr. Üyesi Nesrin Dabanlıoğlu Alanur, Filistin meselesini silahlı çatışmalar hukuku çerçevesinde ele aldı. Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Akif Etgü ise “Gazze: Dünü, Bugünü, Yarını” başlıklı sunumunda bölgenin tarihsel arka planı ve güncel insani kriz üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Konferans, değerlendirmeler ve soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.
